1992 yılının ilk gününde; Britanyanın güneyinde ufak bir kasabada
doğan Jack Wilshere, futbolcu fabrikası olarak görülen Luton Town F.C. ‘nin alt yapısında oynamaya başladığında 7 yaşındaydı.
Puslu ve yağmurlu bir gündeki , yerel lig gençler finalinde herkes evinde oturup çayını yudumlarken tilki lakablı efsanevi scout Steve Bould ve Wenger herzamanki gibi oradaydı.
O gün futbol tanrıları Jackleydi; ve o artık 9 yaşında bir Arsenalliydi. Oynadığı tüm Arsenal alt yapı katagorilerinde kaptan olarak sahaya çıkan Jack; Wenger tarafından harika çocuk olarak adlandırılıyordu. 2008-2009 sezonunun hazırlıklarında A takımla beraber hazırlık karşılaşmalarında oynamaya başladığında sadece 16 yaşındaydı. Jackin Hazırlık karşılaşmalarındaki formunu beğenen Wenger;
19 numaralı formayı Jack’e verdi.
2008 eylülünde Ewood Parkta oynanan Blackburn Rovers maçında 84. dakikada oyuna girerek,
Arsenal'in
Premier Ligde oynayan en genç oyuncusu ünvanını aldı. Sadece on gün sonra, lig kupasında Sheffield United’a ilk gölünü atan Jack; sanki bir rüyayı yaşıyordu. Yine aynı sezon şampiyonlar liginde Dynamo Kyiv’e karşı forma giyip, ilklere imza attı. 2009 yılında profesyonel kontratını yapmadan önce sadece haftalık 75 sterlin kazanıyordu ve kulübün ona ve ailesine tahsis ettiği evde kalıyordu. Ve gerçekten antrenmanlara metro ile gelip gidiyordu. 2009 sezonunda Bolton'a kiralık gönderilen Jack, Premier lig deneyimini 14 maçta ilk onbirde forma giyerek burada kazandı. Bu sezon Arsenal'de iyi bir sezon açılışı yaptı ve
8 maçta forma giydi (6(2)).
Oyun stili olarak, çoğu otorite onu, geleceğin Lampard’ı Gerrard’ı olarak görüyor.
Wenger’in hafta içindeki açıklamalarında Jack’in A milli takımda devamlı oynayabilecek kapasiteye sahip olduğu; onun ve İngilterenin geleceği için düzenli olarak bu seviyede oynaması gerektiğini söyledi.
1992 yılının ilk gününde; Britanyanın güneyinde ufak bir kasabada doğan Jack Wilshere, futbolcu fabrikası olarak görülen Luton Town F.C. ‘nin alt yapısında oynamaya başladığında 7 yaşındaydı. Puslu ve yağmurlu bir gündeki , yerel lig gençler finalinde herkes evinde oturup çayını yudumlarken tilki lakablı efsanevi scout Steve Bould ve Wenger herzamanki gibi oradaydı. O gün futbol tanrıları Jackleydi; ve o artık 9 yaşında bir Arsenalliydi. Oynadığı tüm Arsenal alt yapı katagorilerinde kaptan olarak sahaya çıkan Jack; Wenger tarafından harika çocuk olarak adlandırılıyordu. 2008-2009 sezonunun hazırlıklarında A takımla beraber hazırlık karşılaşmalarında oynamaya başladığında sadece 16 yaşındaydı. Jackin Hazırlık karşılaşmalarındaki formunu beğenen Wenger; 19 numaralı formayı Jack’e verdi. 2008 eylülünde Ewood Parkta oynanan Blackburn Rovers maçında 84. dakikada oyuna girerek, Arsenal'in Premier Ligde oynayan en genç oyuncusu ünvanını aldı. Sadece on gün sonra, lig kupasında Sheffield United’a ilk gölünü atan Jack; sanki bir rüyayı yaşıyordu. Yine aynı sezon şampiyonlar liginde Dynamo Kyiv’e karşı forma giyip, ilklere imza attı. 2009 yılında profesyonel kontratını yapmadan önce sadece haftalık 75 sterlin kazanıyordu ve kulübün ona ve ailesine tahsis ettiği evde kalıyordu. Ve gerçekten antrenmanlara metro ile gelip gidiyordu. 2009 sezonunda Bolton'a kiralık gönderilen Jack, Premier lig deneyimini 14 maçta ilk onbirde forma giyerek burada kazandı. Bu sezon Arsenal'de iyi bir sezon açılışı yaptı ve 8 maçta forma giydi (6(2)). Oyun stili olarak, çoğu otorite onu, geleceğin Lampard’ı Gerrard’ı olarak görüyor. 
Wenger’in hafta içindeki açıklamalarında Jack’in A milli takımda devamlı oynayabilecek kapasiteye sahip olduğu; onun ve İngilterenin geleceği için düzenli olarak bu seviyede oynaması gerektiğini söyledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder